Mevcut salgın gibi bir kriz sırasında şüphesiz hepimiz “aşırı bilgi yüklemesi” ne maruz kalıyoruz; kriz hakkında güncellemeler, sağlık otoritelerinin ve hükümetlerin aldığı önlemler, diğer şirketlerin krizle nasıl mücadele ettiğine dair haberler derken kendinizi biraz bunalmış hissediyor olabilirsiniz, bu çok normal.

Tüm bu bilgi, veri ve spekülasyonlar arasında ekibinizle ve kurumunuzla neyi, ne zaman ve nasıl iletişim kuracağınıza nasıl karar veriyorsunuz? Bunca gürültünün arasında sesinizi nasıl duyurup etkili iletişim kurabilirsiniz?

İletişim, her seviyeden liderin sahip olması gereken 4 temel beceriden birisidir. İletişim özellikle de kriz sırasında kritik bir önem taşır; insanlar bilgiye aç bir şekilde mevcut durumu, durumun kötüleşmesini önlemek için neler yapıldığını ve ne zaman normale dönülebileceğini bilmek isterler.

İşte size üzerinizdeki baskıyı hafifletmek, böylesi kritik bir zamanda ekibinizle ve kurumunuzla bağlantı kurmanıza yardımcı olmak üzere neyi, ne zaman ve nasıl iletişim kuracağınıza dair bazı pratik ipuçları:

Krizde iletişim: Ne?

Önemli bilgileri hızlı, net ve şeffaf bir şekilde sunun

İnsanlar kendilerine ulaşan bilgi yığını karşısında bunalmış durumdalar. Krizi atlatmalarına yardımcı olacak önemli bilgilerin arayışı içindeler ama işte ve evde büyük bir baskı altında olduklarından tüm bu bilgileri sindirecek zamanı bulamıyorlar.

Önemli bilgilere odaklanın, bilgiyi net, öz bir şekilde ve zamanında iletin. Ayrıca, dürüst olun – kriz zamanları lafı dolandırmanın ya da kurumsal konuşmalar yapmanın zamanı değildir.

Bildikleriniz ve bilmedikleriniz…

Kimse şu anda tüm cevapları bilmiyor. Ama öyleymiş gibi davranmak, güvenilirliğinize ve çalışanlarınızla bağlantı kurma yeteneğinize zarar verecektir. Dürüst olun ve durumun belirsizliğini kabullenin, ancak yapabileceklerinizi de paylaşın. İnsanlar dürüst, doğrudan iletişiminizi takdir edeceklerdir.

Çalışanlarınız istikrar ve yön bulmak için nereye bakıyor olacak?

Her şeyin değişiyor gibi göründüğü bir anda, çalışanlarınıza kurumunuzun hangi alanlarda istikrarlı olduğunu bildirin. Sapasağlam duran ve değişmeyen şeylerin altını çizin; bu birçok kuruluş için vizyon, misyon ve değerlerdir. Çalışanlarınızın zor kararlarınızı alırken kurumun değerlerini bir rehber, bir pusula gibi aldığınızı görmelerini sağlayın. “Nasıl olumlu bir etki yaratabiliriz” ve “önce neden bunu yapıyoruz” gibi bağlılığı güçlendiren sorular, bu mücadele döneminde anlam ve amaç aşılayabilir.

Krizde iletişim: Ne zaman?

Kapsamlı bir şekilde, tekrar tekrar ve farklı yollarla…

Onca gürültünün arasında sesinizi duyurmak için sadece tek bir araca veya platforma bağlı kalmayın. Şu üçlemeyi hatırlayın: Gözden geçir, tekrarla, pekiştir. Bilgiler yalnızca bir kez veya tek bir araç üzerinden paylaşılıyorsa, herkesin bu bilgiyi aldığından ya da anladığından emin olamazsınız.

Ekibinizle bilgileri gözden geçirmek, içselleştirmelerine yardımcı olmak için bilgileri tekrarlamak ve vermeye çalıştığınız bilgilerin önemli noktalarını ek bağlam veya yönlendirme ile pekiştirmek için fazladan zaman ayırın. Yetersiz iletişim sebebiyle mesajlarınızın alınmaması veya anlaşılmaması riski yerine, fazladan iletişim kurun daha iyi.

Mümkün olduğunca sorular ve endişeler iletilmeden önce

Ekibinizle bağlantı kurma ve olası soruları yanıtlama girişiminde bulunmanız, onlara cephede ön safta olduğunuzu ve onları desteklemeye hazır olduğunuzu gösterecektir. Elbette, ekip üyelerinizin endişelerini paylaşmaları ve yanıtlanmamış sorularını sormaları için bir alan da sağlamalısınız.

Kendinize zaman ayırdıktan sonra

Bu size bencilce gelebilir, ancak başkalarına liderlik etmek için önce sizin iyi durumda olmanız gerekir. Kendinize zaman ayırın; kendi kendinizle yapıcı bir şekilde bağlantı kurabilir, zararlı düşünce kalıpları hakkında kendinizde farkındalık oluşturabilir, şu andaki hislerinizi anlamak için kendinize dönebilirsiniz. Kendinizi olduğunuzdan daha iyi bir yere taşıyabilirseniz, başkalarına da yardım ve liderlik edebilirsiniz.

Krizde iletişim : Nasıl?

İnsancıl olun

Şu anda sizin ve başkalarının hissettiği tüm duyguların farkında olun ve mevcut zorlukların sizi nasıl etkilediği konusunda şeffaf olun. Kırılganlığınızı göstermek, özellikle zor durumlarda, sizinle çalışanlarınız arasında güven oluşturulmasına yardımcı olabilir. Bir çalışanınıza performansı hakkında geri bildirimde bulunmadan önce durarak, ona nasıl olduğunu sorabilir ve bağ kurma becerinizi geliştirebilirsiniz. Ekibinize basitçe “nasıl gidiyor?” diye sormak yerine “şu anda yaşadığınız en baskın duygu hangisi? gibi güçlü bir soru sormak, muhtemelen çok daha zengin bir sohbete yol açacaktır.

İnsancıl bir şekilde iletişim kurmak ekibinize onları önemsediğinizi gösterir, tehdit algısını azaltır ve nöroplastisiteyi teşvik eder – bunlar sağlıklı ekipler, yaratıcı problem çözme,  inovasyon ve özellikle stres altında sürdürülebilir performans için gerekli kritik temellerdir.

Göz göze olun

Teknolojinin sunduğu olanaklar sayesinde, çalışanlarınızla ara sıra da olsa video ile bağlantı kurmamanız için hiçbir mazeretiniz bulunmuyor! Görüntülü konuşmanın sunduğu niteliksel bir farka dikkatinizi çekmek isteriz : Sadece yüz ifadeleri ve beden dili aracılığı ile duyguları okumakla kalmaz, arka planda dolaşan bir aile üyesini ya da bir evcil hayvanı fark ettiğinizde, çalışanınızla daha kişisel bir düzeyde bağlantı kurma imkanı yakalarsınız.

Anlamak için dinleyin

İnsanların sorunlarını hemen çözmeye başlamayın. Daha geniş bir açıdan bakın. Çalışanlarınızı dinlerken dile getirdikleri gerçekleri, duyguları ve değerleri dinleyin. Önce anlamakla başlayın ki verilmeye çalışılan mesajın tamamını duyun. Bazen tüm gereken budur – bir lider olarak işiniz her zaman sorunları çözmek değil, bazen arkanıza yaslanmak ve dinlemektir. Ayrıca, çatışma ve olumsuz duygularla başa çıkmaya da hazır olun – insanlar kriz durumlarıyla farklı şekilde başa çıkarlar, bu yüzden sabırlı olun, dinleyin ve yanıt verin. Soruna değil, kişiye odaklanın.

Kriz Zamanlarında ve Ötesinde İletişim

Kurumunuzda iletişimi geliştirmeye odaklanmanız sadece mevcut kriz boyunca size yardımcı olmakla kalmayacak, aynı zamanda bir sonraki değişim sürecinde yönünüzü belirlemenize de yardımcı olacaktır. Ve güçlü bir iletişim becerileri seti ile, çalışanlarınız etki yaratacak ve kurumunuzu ileriye taşıyacak aksiyonları almaya odaklanabileceklerdir.

 


To read the original version of the article, please visit World Economic Forum website:
www.ccl.org/articles/leading-effectively-articles/communicating-in-a-crisis-what-when-and-how